fısıltı / whisper

Yassıada... benim seçtiği "fısıltı" konusu. Şefik Kemal Şimşek'in cümleleri: " İnsanın çığlığı, gidebildiği kadar uzağa gitmeye, olabildiğince çok kulağa ulaşmaya çalışır. Fısıltının menzili kısacıktır. Mahrem olanın sesidir fısıltı, çoğunluk iki kişi arasındadır. Annenin çocuğa, aşığın maşuğa, dostun sırdaşına, ortağına, yoldaşına söylediklerinin sesidir. Sözlük anlamı, "güçlükle duyulan ses" olan fısıltı; nefese sığışmış, ona karışmış kelimedir. Kalbin ve göğsün derinlerinden yüzeye ulaşan hava kabarcıkları… Sadece anda, şimdi orada olanların arasında kurulan bağdır. Hitap edileni ürkütmemek için sanki, giderek küçülür, ufalanır. Parmak uçlarıyla dokunur. Uyandırmadan sevmeyi, konuşmadan söylemeyi ister. Çığlık en çok acının, hiddetin, isyanın canhıraş sesiyse… Şefkatin sesi fısıltıdır. Fısıltı umutludur çoğunluk, ama bazen kederli ve boğucu, acılı ve sıkıntılıdır. Saklanan kötülükleri, gizli planları, endişeleri yüklenir. Karanlıkta sadece arzuyla değil, korkuyla da ürpertir duyanları. İhanet edeceklerin dili, iftiranın aracıdır. Yalanları taşır kulaktan kulağa… Taşıdıkça büyütür, büyüttükçe gerçekten uzaklaşır. Çocuk oyunundaki gibi ilerledikçe değişir, tanınmaz hale gelir. Yüzleşmeye cesareti olmayanların hançerine dönüşür, kurbanını sırtından vurur. Düşman kudretliyse ve her yerdeyse… O zaman direniştir fısıltı. Sokaklar, duvarlar, eşyalar kulak kesilmişse; dört bir yan göz olmuş, üzerine dikilmişse… Korkunun hüküm sürdüğü zamanlarda, gölgelerden çekinir olmuşsa insanlar. Dünya, her sabah bir öncekinden daha acıklı hikayelere uyanıyorsa ve kimsenin gücü yetmiyorsa faillere... Çığlık çığlığa bağırsan da duyulmuyorsan; parmağınla göstersen de görülmüyorsa katil. Hayatta tutabilmek için hayatı, mutlaka yanyana durmak, birlikte dövüşmek gerekiyorsa. Orada kimsenin susturamadığı söz, zaptedemeyeceği isyandır fısıltı; fark edilmeden yol alır. Sayılı harfe sıkışmış mesajlar, ezberlenen mektuplar, okununca yakılan notlardır. Sokaktaki yüzlerde, sesi bile olmayan anlamdır. Kulağında inatçı bir alarm gibi çınlayan çağrı; isimsiz suretlerin yakarışıdır. Vicdanın sesidir fısıltı. Yaklaş! Sokul yanımıza şimdi, ancak o zaman duyacaksın kelimeleri… Burada kulağına söylediklerimiz, aramızda kalmasın."